Dövüşmek zorundasın!
Herhangi bir şeye inanmıyordum.
Buna kendim de dahil…
Ruhum bedenimden ayrılalı çok olmuştu. Benden o kadar nefret etmiş olmalı ki arkasından el sallamama bile izin vermeden uzaklaşmıştı içimden.
Elimde, babamın, büyük bir kısmı benim işsiz geçirdiğim dönemde harcanmak üzere çeşitli bankalardan çekmek zorunda kaldığı 80 bin liralık borçtan başka bir şey yoktu. Umudumu, hayallerimi ayaklarımın altında bokları çıkana kadar ezmiştim. Belki de bu yüzden duygu namına hiçbir şey taşımıyordum. Aileme, arkadaşlarıma, kendime olan saygımı tamamen yitirmiştim. Aynaya her baktığımda sırıtarak, korkağın teki olduğumu söylüyordum kendime. Ve bu bana artık hiç koymuyordu.
Sert bir içki kadar sarsıcı bir metin Zıvana… Sarı’nın hikâyesi…
Radikal, Akşam gibi gazetelerde muhabir olarak çalışmış, oyunculuk yapmış, halen muhtelif internet sitelerine siyaset, edebiyat ve müzik yazılar› yazan Burak Soyer’den otobiyografik bir roman…