Hem eski hem de Yeni Dünya’da bilinen büyük soykırımların üzerinden öyle çok da uzun zaman geçmediği gibi, yenileri de sürüyor. Sadece öyle alıştık ki ırkçılığa, savaşa ve toplu ölümlere, tepki gösterme sorumluluğumuzu ve yeteneğimizi kaybetmiş gibiyiz. Ancak yazarlar, bu yeteneği beraberinde getirdiği tüm acılara rağmen korur. İnsanın çektiği acıları anlatan her yazar, o acıyı varlığının derinlerinde taşır. Kelimeleriyle, insanlığın açık yaralarının bir parçasını yalayarak iyileştirmeye çalışır. “Mavi Hamak”ta da yazar, bir iyileşme modeli olarak tartışılan kısasa kısası odağa alarak soruyor: “Kanı kan temizler mi?” Tam kadro seslendirme ile sinematik sesli kitabı yaşayın.